İlk, orta ve liseler için 2021-2022 Eğitim ve öğretim yılı 13 Eylül 2021 günü başladı. Üniversiteli öğrencilerimiz ise eğitimlerine bir hafta ertelemeyle 27 Eylül 2021 günü başlayacak.

Yeni başlayacak eğitim yılında özellikle üniversiteli öğrencilerin çok büyük sorunları var. En büyük sorun her zaman olduğu gibi yine barınma oldu. Hâl böyle olunca fırsatçılara gün doğdu. Sadece öğrenciler için inşa edilen kırk metrekare dairelerin kiraları bin beş yüz liradan başlıyor. Fındık büyüklüğündeki bu dairelere iki, hatta üç bin isteyenler bile var. Çoğunun bahanesi evlerinin Covid-19 sebebiyle bir yıl boş kalması.

Elbette insafsız olan sadece ev sahipleri değil. Eğitim kurumlarının etrafındaki marketler, restoranlar, pastaneler, ticari taksiler, nakliyeciler, emlakçılar, mobilyacılar ve ikinci el eşya satıcıları bu fırsatı kaçırmak istemiyorlar. Mesela ikinci el tekli bir komodin için istenen fiyat neredeyse üç yüz lira, plastik bir sandalye için iki yüz lira, bir kilo elmaya on iki lira, sıradan bir tencereye üç yüz lira isteyen insafsızlar var.

Aynı sorunları ilk, orta ve liseli öğrencilerimiz de yaşanmaktadır. Okul yakınındaki marketler, pastaneler ve kırtasiyelerde de durum farklı değil. Fiyatlarına büyük artış yapan okul kantinlerine bile yaklaşılmıyor. Öğrenci servislerinin fiyatlarını söylemeye gerek yok. Zorunlu kılınan okul kıyafetlerinin fiyatları da ne yazık ki çok pahalıdır.

Şimdi esas sorumuza gelelim; biz ne ara bu denli kapitalist olduk? Atalarımızın asırlar boyu gururla bugünlere getirdikleri örf, âdet ve geleneklerimize ne oldu sahi? Daha da kötüsü nedir biliyor musunuz? Bütün bunları geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımız üzerinden yapıyoruz. Bunun toplumsal sonucunu hiç mi düşünmüyorsunuz? Yahu bu ülkede asgari ücretin 2 bin 825 lira 90 kuruş olduğunu unuttunuz mu?

Bugün başlattığınız fahiş fiyatların ekonomik, sosyolojik ve psikolojik sonuçlar doğuracağı muhakkaktır. Bir de çocuğunun eğitim ihtiyaçlarını karşılayamayan parasız babalar var. Yahu ahilik geleneği gibi dünyada eşi benzeri olmayan ticari ahlaka mensup bir milletin evlatlarıyız.  Size milyonlarca öğrenci adına bir çağrım olacak. Allah rızası için elinizi vicdanınıza koyup sattığınız ürünün fiyatını ona göre belirleyin.

Bir çağrı da ülkenin geleceğine yön veren siyasilere olacak. Lütfen rozetlerinizi bir kenara koyup çocuklarımızın sorunlarına birlikte çözüm arayın. Bu çocukları ne insafsızların eline ne de kendi kaderleriyle baş başa bırakmayın. Eğer bu çocuklar kendi evlerinde mutlu olamazlarsa çareyi dışarıda alacaklar. Batılı ülkeler kalifiye eleman ihtiyacını büyük ölçüde ülkesinde memnun olmayan zeki gençlerden karşılıyor. Zaten ülke olarak ciddi bir beyin göçü yaşıyoruz ve korkarım bu gidişle bu göç dalgası daha da büyüyecek.

Büyük mağduriyet yaşayan öğrencilerimiz ilk adımı devletten bekliyor. Gelin toplumsal bir mutabakatla bu çocukların sorunlarına el atıp geleceğimizi teminat altına alalım. Bu konuda Gazi Mustafa Kemal’in ‘Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.’ sözü unutulmamalı.

Bütün öğrencilerimize yeni eğitim ve öğretim yılında başarılar diliyorum.

Yılmaz Ali